Brave vs. Courageous: İki Kelimenin Arasındaki Fark

İngilizce öğrenen gençler için sıklıkla kafa karıştıran iki kelime "brave" ve "courageous" kelimeleridir. Her ikisi de cesaret anlamına gelse de, aralarında ince bir fark vardır. "Brave" genellikle ani tehlike karşısında gösterilen cesareti ifade ederken, "courageous" daha uzun süreli ve zorlu bir durum karşısında gösterilen cesareti anlatır. "Brave" daha çok fiziksel cesareti vurgularken, "courageous" hem fiziksel hem de duygusal cesareti kapsayabilir.

İşte bazı örnek cümleler:

  • Brave: The firefighter bravely rescued the cat from the burning building. (İtfaiyeci, yanan binadan kediyi cesurca kurtardı.)
  • Brave: She was brave enough to speak up against injustice. (Adaletsizliğe karşı sesini çıkarmak için yeterince cesurdu.)
  • Courageous: The mountaineer made a courageous ascent of the treacherous peak. (Dağcı, tehlikeli zirvenin cesurca tırmanışını gerçekleştirdi.)
  • Courageous: He showed courageous resilience in the face of adversity. (Tersliklerle karşı karşıya kaldığında cesur bir direnç gösterdi.)

Gördüğünüz gibi, "brave" daha ani ve doğrudan tehlikelere karşı gösterilen cesareti vurgularken, "courageous" daha planlı ve uzun vadeli cesareti anlatır. Kelimelerin kullanım alanları farklı olsa da her iki kelime de cesaret ve yürekliliği ifade eder.

Happy learning!

Learn English with Images

With over 120,000 photos and illustrations