Distant vs. Remote: İki Kelimenin Arasındaki Fark Nedir?

İngilizce'de sık sık karıştırılan iki kelime olan "distant" ve "remote" aslında birbirine çok benzer anlamlara gelse de, aralarında ince bir çizgi var. "Distant" genellikle fiziksel veya duygusal uzaklığı ifade ederken, "remote" daha çok uzak ve erişiminin zor olduğu yerleri veya şeyleri tanımlar. Fiziksel uzaklık söz konusu olduğunda, "distant" daha çok mesafeye vurgu yaparken, "remote" izolasyon ve ulaşım zorluğunu vurgular.

Örneğin, "distant mountains" (uzak dağlar) derken, dağların fiziksel olarak bize uzak olduğunu vurgularız. Ancak, "remote village" (uzak bir köy) derken, köyün ulaşılması zor, izole bir yerde olduğunu ima ederiz. Bu farkı daha iyi anlamak için birkaç örneğe bakalım:

  • Distant: "The distant stars twinkled in the night sky." (Uzak yıldızlar gece gökyüzünde parıldıyordu.) Burada yıldızların fiziksel uzaklığına odaklanıyoruz.
  • Distant: "She felt a distant connection to her cousins." (Kuzenleriyle uzak bir bağ hissediyordu.) Burada duygusal uzaklık söz konusu.
  • Remote: "They lived in a remote island, miles from civilization." (Medeniyetten kilometrelerce uzakta, ıssız bir adada yaşıyorlardı.) Burada ulaşım zorluğu ve izolasyon vurgulanıyor.
  • Remote: "He used a remote control to change the channel." (Kanalı değiştirmek için uzaktan kumanda kullandı.) Bu örnekte "remote" fiziksel uzaklıktan ziyade kontrolün uzaktan sağlandığını belirtir.

Daha fazla örnek üzerinde çalışarak bu iki kelime arasındaki ince farkı daha iyi kavrayabilirsiniz. "Distant" genellikle mesafeyi, "remote" ise uzaklığı ve ulaşım zorluğunu vurgular.

Happy learning!

Learn English with Images

With over 120,000 photos and illustrations