Fault vs. Flaw: İngilizce'de İki Benzer Ama Farklı Kelime

İngilizce'de "fault" ve "flaw" kelimeleri, Türkçe'ye genellikle "kusur" veya "hata" olarak çevrilir ve bu da öğrencileri karıştırabilir. Ancak, aralarında önemli bir anlam farkı vardır. "Fault" genellikle bir kişinin veya bir sistemin sorumluluğunda olan bir hata veya kusuru ifade ederken, "flaw" daha çok bir şeyin yapısında veya karakterinde bulunan, genellikle onarılamayan bir eksiklik veya kusuru anlatır. "Fault" daha çok bir eylemin sonucu olan bir hatayı, "flaw" ise bir nesnenin veya kişinin doğal bir özelliğini ifade eder.

Örnek cümlelerle daha iyi anlayalım:

  • Fault: "It's my fault that we missed the bus." (Otobüsü kaçırmamız benim hatam.) Burada, otobüsü kaçırma eyleminin sorumlusunun "ben" olduğu belirtiliyor. "Fault" bir eylemden kaynaklanan bir sorumluluğu vurgular.

  • Fault: "The computer system has a fault." (Bilgisayar sisteminde bir arıza var.) Bu cümlede, sistemin düzgün çalışmamasından kaynaklanan bir teknik arıza anlatılıyor. Yine bir sistemin veya nesnenin arızası üzerinde duruluyor, bu arıza bir eylem sonucu değil de var olan bir durumdur.

  • Flaw: "There's a flaw in his argument." (Argümanında bir mantık hatası var.) Burada, argümanın yapısında, içeriğinde bir eksiklikten bahsediliyor; bir eylemden ziyade, argümanın doğasında var olan bir kusur.

  • Flaw: "The diamond has a flaw." (Elmasta bir kusur var.) Bu cümlede, elmastan bahsedilirken, doğal bir yapıda var olan, muhtemelen onarılamayan bir kusurdan bahsediliyor. Bu bir eylem sonucu değil, elmanın doğuştan gelen bir özelliği.

Bir başka örnek olarak, "He has a fault of being impatient" (Sabırsız olma kusuru var) cümlesinde, "fault" kişinin karakterindeki olumsuz bir özelliği tanımlar. Ancak, "He has a flaw in his character" (Karakterinde bir kusur var) cümlesi de benzer bir anlam taşır, ancak daha kalıcı ve temel bir kusuru ima eder.

Happy learning!

Learn English with Images

With over 120,000 photos and illustrations