Idle mı Inactive mı? İngilizce'de İki Benzer Ama Farklı Kelime

İngilizce öğrenen gençler için "idle" ve "inactive" kelimeleri sıklıkla karıştırılıyor olabilir. Her ikisi de "etkin olmayan" anlamına gelse de, kullanım alanları ve vurguladıkları noktalar farklıdır. "Idle" daha çok bir şeyin veya birinin işsiz, boşta, kullanılmayan ve zamanını verimsiz geçiren anlamına gelirken, "inactive" bir şeyin veya birinin etkin olmayan, çalışmayan, pasif ve genellikle geçici bir durumdan bahseder. "Idle" daha çok bir tembellik veya gereksiz bekleme durumunu vurgular. "Inactive" ise daha genel bir etkinsizlik durumunu ifade eder.

Örnek cümlelere bakalım:

  • Idle: "The computer has been idle for hours." (Bilgisayar saatlerdir boşta.) Bu cümlede bilgisayar çalışıyor ama herhangi bir işlem yapmıyor.
  • Inactive: "My Instagram account has been inactive for a month." (Instagram hesabım bir aydır aktif değil.) Bu cümlede Instagram hesabı tamamen kapalı değil ama kullanılmıyor.

Başka bir örnek:

  • Idle: "Don't just sit there idly; help me with this!" (Orada boş boş oturmayın; bana yardım edin!) Burada "idly" kelimesi kişinin boş ve verimsiz zaman geçirdiğini vurgular.
  • Inactive: "The volcano has been inactive for centuries." (Volkan yüzyıllardır aktif değil.) Burada "inactive" volkanın şu anki durumunu tanımlar; patlama olasılığı düşük.

Bir örnek daha verelim:

  • Idle: "The engine idled for a few minutes before shutting off." (Motor kapanmadan önce birkaç dakika boşta çalıştı.) Burada motor çalışıyor fakat aktif bir görevi yok.
  • Inactive: "His Twitter account is inactive because he deleted it." (Twitter hesabı aktif değil çünkü sildi.) Burada hesabın aktif olmaması kalıcı bir durum.

Dikkat ederseniz, "idle" daha çok bir makinenin veya kişinin gereksiz beklemesi, "inactive" ise daha genel bir hareketsizlik durumunu ifade eder. Bu ince farkı anlamak, İngilizcenizi geliştirmeniz için önemlidir.

Happy learning!

Learn English with Images

With over 120,000 photos and illustrations