İngilizce'de "search" ve "seek" kelimeleri, Türkçe'de ikisi de "aramak" anlamına gelse de, aralarında ince bir fark vardır. "Search" genellikle somut bir şey aramak için kullanılır; kayıp bir eşyayı, bir bilgiyi internette veya bir kitapta aramak gibi. "Seek" ise daha soyut kavramları, hedefleri veya amaçları aramak anlamında kullanılır; bilgi, tavsiye, veya bir çözüm aramak gibi. "Search" daha çok fiziksel veya belirgin bir şeyin aranmasıyla, "seek" ise daha çok soyut bir şeyin veya bir durumun hedeflenmesiyle ilişkilendirilir.
Örneğin, "I'm searching for my keys." cümlesi, anahtarların somut bir şekilde aranması anlamına gelir. (Anahtarlarımı arıyorum.) "I'm seeking advice from my teacher." cümlesi ise öğretmeninden tavsiye aramak, yani soyut bir şeyin peşinde olmak anlamındadır. (Öğretmenimden tavsiye istiyorum.)
Başka bir örnek olarak; "I searched the internet for information about the Roman Empire." cümlesi internette somut bir bilgiyi aramayı anlatırken, (Roma İmparatorluğu hakkında bilgi arıyordum internette.) "She seeks happiness in her daily life." cümlesi ise kişinin mutluluğu, soyut bir kavramı, yaşamında aramayı ifade eder. (O, günlük hayatında mutluluğu arıyor.)
"Search" genellikle daha geniş kapsamlı ve daha sistematik bir arama ima ederken, "seek" daha çok özel bir şeyin, bir amacın veya bir cevabın peşinde olmak anlamına gelir. "I searched the entire house" (Bütün evi aradım) cümlesinde sistematik bir arama vurgulanırken, "He seeks justice" (Adalet arıyor) cümlesinde adalet kavramının peşinde olma durumu ön plandadır.
"They are searching for survivors after the earthquake." (Depremden sonra kurtulanları arıyorlar.) Bu cümlede, fiziksel olarak kurtulanları arama eylemi vurgulanmaktadır. "He seeks enlightenment." (Aydınlanma arıyor.) Bu cümlede ise soyut bir kavram olan aydınlanmanın peşinde olma durumu ön plana çıkmaktadır.
Happy learning!